günahkâr heidegger amcamın bi lafı vardır, “hatırlamak, ancak unutunca mümkündür” der. felsefi bağlamı bir yana –burası onu tartışmak için uygun mekan değil–, doğru mu doğrudur bu laforizma. unutmak, mıntıka temizliğidir bir bakıma. inşaat alanını düzlemektir. çürüyeni çarıyanı ayıklayıp sağlam ögelerle yeniyi çatmaktır. hatırlayacağın şeyi önce unutabilmelisin ki hatırlayabilesin, yalan mı? ben biraz da hatırlamak için gitmek istiyorum buralardan. önce unutabilmek ve sonra hatırlayabilmek için. dışarlıklı bir gözle bakmazsan körleşiyorsun baktığına zamanla. dışarlık deyince ille coğrafyadan dem vurmak gerekmez elbet, o bir hissiyattır ama coğrafyayla birlikte çifte kavrulmuş oluyor 🙂 şair haklıdır bu arada, gittiğin yere kendini de götürürsün, lâkin ya götürmemeyi başarabilirsen? umut fakirin çikolatalı pastası 🙂